ÇİN YOGASI Tai-Chi Chuan

Wing - Shun'dan bahsettikten sonra, Tai Chi'den bahsetmemek olmazdı.
Tai Chi, Çin'de  insanların parklarda sabah ya da akşam saatlerinde yaptıkları bir çeşit savunma, sağlık ve stres azaltıcı yöntem olarak kullanılmakta. Çin' e gittiğinizde parklarda, metro çıkışlarında yaş ayrımı olmadan bir çok insanın bunu deneyimleyebilirsiniz. Tai-Chi nin belli bir kıyafet zorunluluğu yok o yüzden bir kez öğrendikten sonra masraf çıkaracak bir spor değil, ayrıca hareketler çok zorlayıcı olmadığı için her yaştan insan bundan yararlanabilir.
Bir çok çeşidi olan bu terapi aracı aslında kendi vücudunuzu tanımaya ve kendi bireysel ihtiyaçlarınızı fark ederek bunları karşılamanıza yardımcı olmaktadır.Dünyanın her yerinde tanınmış olan bu yoga aracı her nerede yaşıyorsanız uygulayıp kendinizi bu konuda geliştirebilmenizi mümkün kılıyor.

Tai Chi'nin birçok hatalığı tedavi edebildiği düşünüyor bunlardan başlıcaları,
Denge bozuklukları
Bronşit
Uykusuzluk
Romatizmal hastalıklar, bel ağrısı, boyun ağrısı,
Dikkat eksikliği
Bağışıklık sitemi sorunları,
Strese bağlı hastalıklar,
Astım, nefes alma sorunları,
Hafif müzik eşliğinde yapıldığından müziğin iyileştirici özelliği ile birleştiğinden daha verimli olmaktadır. Kelime anlamı olarak yüce güce karşılık gelmektedir.
Ben bu sporu nasıl yaparım diye araştırdığınızda ülkemizde de bu konuda uzmanlaşmış bir kaç hoca mevcut, internette araştırıldığında kolayca karşınıza çıkacaktır. Ama hocaya gerek yok ,evde yapayım derseniz de internette başlangıçtan başlayabilecek şekilde bir sürü video'ya ulaşmak mümkün.

Hem spor yapayım hem mental sağlığımı korumalıyım derseniz severek yapacağınıza inanıyorum.

EĞLENCELİ BİR SAVUNMA ARACI OLARAK WİNG CHUN

Merhaba bu yazımda bir yılı aşkın süredir yapmakta olduğum, gerek felsefesi ile gerek teknikleri ile kendinizi geliştirebileceğiniz bir spor olan wing chun hakkında kısa da olsa bilgi verme gereği duydum,
Ülkemizde kadın olmak ne yazık ki kendini koruma gerekliliğini beraberinde getiriyor. Güney Çin'de bir kadın tarafından geliştirilmiş bu savunma sanatı, Yip-Man tarafından evrenselleştirmiş ve  onun öğrencisi olan  Bruce Lee tarafından dünyaya duyurulmuştur.
İnsan vücudunun doğal yapısını daha az enerji kullanarak  ve etkili hareket etme becerisi kazandıran , sadece saldırı merkezli olmayıp aynı zamanda akıl , beden ve ruh disiplinini sağlamayı amaç edinmiştir.

Duyarlılık, refleksi ileri dönük enerji ve rakibinin enerjisini kullanma içerdiğinden, kişinin bedensel gücü burada önemsizleşmektedir. Çok zayıf biri wing chun teknikleri ile kendini savunabilir.
İki nokta arasındaki en kısa yolun düze bir çizgi olduğuna inandığından hareketlerin çoğu doğrusaldır. Tehlike anında olabilecek en kısa sürede , gösterişsiz, etkili ve sade tekniklerle ve doğrudan rakibi etkisiz hale getirmek en önemli prensibidir. Nasıl bir savunma aracı olduğunu anlamanızı kolaylaştırmak için Yip Man filmlerini izlemenizi öneririm.
Ayrıca spor ve hobi olarak çok güzel bir alternatif oluşturduğunu düşünüyorum. Herkese gönül rahatlığı ile öneririm.

ANKARADAN SIKILANLAR İÇİN ALTARNATİFLER-4

MUHTEŞEM KAPADOKYA
Bence Ankara'dan uzaklaşıp tarihe yaklaşmak isterseniz mutlaka gideceğiniz yer Kapadokya olur.
Çok bilinmese de Kayseri Niğde ve Nevşehir'in toplamına Kapadokya diyoruz. Bu bölgelerin ikisinde yaşamış biri olarak benimde en çok sevdiğim kısmı tabi ki Nevşehir kısmı yani Avanos, Ürgüp ve Göreme. Aksaray'ın Niğde'den ayrılması ile bu şehri de Kapadokya'nın 4. şehri olarak saymalıyız.

09.2017-Göreme

Ankara'dan yola çıkarsak ilk karşımıza çıkacak güzellik tabi ki Tuz gölü olacak kışın ayrı yazın ayrı güzeldir bu bölge. ilkbaharda giderek ayağınızı tuzlu suya sokabilirsiniz ya da sonbaharda giderek tuzun üzerinde yürüyebilirsiniz.Bu bembeyaz alanı mutlaka görmeniz gerekir.

2017-Tuz Gölü

Sonrasında Aksaray yolunu takip ederek Ihlara Vadisine ulaşabilirsiniz.Yeşilliğe ve huzura doyacağınız bu alanda oturup ırmak kenarında çayınızı için bence hayattan uzaklaşmak için gerçekten muhteşem.
Hafta sonu kafanızı dinlemek için günübirlik bile gidebilirsiniz.

2017-Ihlara Vadisi

Gelelim benim favori üçlümden biri olan Avanos'a ,buradaki insanlar geçimlerini çanak ve çömlek yapımından karşılıyorlar. Avanos'un her tarafında bunları sanat eserine dönüştürmüş dükkanlar mevcut.Herhangi birine girerek burada çömlek yapımını görebilirsiniz.Avanos'un en güzel manzarası tabi Kızılırmak içinde bulunan ördek ve kuğular , Kuğulu Parkı biraz kıskandırabilir. Söğüt ağaçları ile bezeli Irmağın yanında çay içmek insanı yaşama bağlayabilir.

2017-Avanos

Ürgüp ise  Kapadokya'yı kapadokya yapan peribacaları ile bezeli bölgelerin en güzeli, At çiftlikleri güzel kafeleri ile Türkiye'de olduğunuzu çok anlayamadığınız bir bölge . Ürgüp'te bulunan Açık hava müzesi tarih için önemli bir alan Hristiyanlığın yayılması için kullanılmış bir bölge,8 adet kilise bulunan alanda önemli bulunan kişilerin adları bu kiliselere verilmiş, Ve bunlardan iki tanesi iki kadın adına verilmiş. Bu kiliseler genelde gizli tutulduklarından gizli bölmeleri fazlaca yer kaplıyor. 2.Murad zamanında Osmanlı Padişahının hoşgörüsü nedeni ile kilisenin içerisindeki Fresklere onun resmini de yapmış olduklarını görebiliyoruz.

2017-Ürgüp

Bu bölgenin toprağının verimli olması ve buradaki halkın savaşçı olmaması nedeni ile çok fazla saldırıya açık kaldıklarından çok fazla yeraltı şehri inşa etmişler. Evleri ilk mutfak ,altında ahır, altında dinlenme odaları şeklinde dizayn etmişler ve günde sadece bir kez bu da akşam olacak şekilde yemek yapmışlar.

2017-Göreme

Gelelim Göremeye, Ülkenin en güzel turizm gelirlerinden olan balonculuk bu alanda yapılmakta.Her sabah 2 sefer şeklinde yapılan bu balon turları saat 5 civarında başlamakta , her gün yaklaşık 100 adet balon aynı anda havalanmakta, Avrupa'nın bu konuda en büyüğü olan Avusturya'da yılda bir kere düzenlenen bir etkinlikte sadece 40 balonun kalkışına izin verilmektedir. Biraz pahalı olasa da hayatta bir kez yaşanacak bu tecrübeyi hepinize öneriyorum. Firmadan firmaya değişen bu fiyatlar ortalama 100-$.

2017-Göreme

2017-Göreme

2017-Göreme

2017-Kapadokya

Ben hem yazın hem kışın kapadokya da gezme fırsatı buldum, ikisininde tadı çok farklı, Kış Uykusu Film'ini izlediyseniz ne demek istediğimi bilirsiniz.

İyi Eğlenceler.

YAŞAMAK MI , ÇALIŞMAK MI?

İş hayatı, hayatımızın büyük bir kısmını kaplıyor. Şanslıysak haftada en az 40 saat çalışıp, asgari ücretin biraz üstün de maaş alarak yaşıyoruz. Dediğim gibi bu iyi bile sayılabilecek bir durum. Aslında hiç birimiz dünyaya  eğitim almak ya da bir işte birilerine para kazandırmak için ya da  asgari düzeyde paralar alarak günümüzün büyük bir çoğunluğunu iş yerlerinde geçirmek için gelmedik.

Çıralı/Kemer,2017

  Ortalama bir hesap yaptığımızda, 8 saat iş , 1 saat öğle yemeği dahil 9 saat sabah bu işe ulaşma ve akşam işten ayrılma süreçlerini de dikkate alırsak ortalama yaklaşık 10 saatimiz  aslında bizi mutlu etmeyen yerlerde geçiyor. Ortalama uyuma süremizi de 7 saat olarak belirlersek günde 7 saat yaşıyoruz. Sonra da hayat kısa dolu dolu yaşamalıyız diye  en fazla 2 hafta tatile gidebilecek  parayı biriktirmemiz gerekiyor. Bunun için borçlanıp, bunun için ekstradan çalışmak zorunda kalıyoruz. Tabi bu iş yerlerinde giydiklerimize, saçımıza ayrıca dikkat etmemiz gerektiğinden bunlar için de bir bütçe ayırmamız gerekiyor. işe gidip gelmek de ayrı bir masraf  (konu komşuyu takıyorsanız araç şart umurunuzda değilse otobüs yeterli). Tabi kafamızı sokacak bir evde lazım şimdi.Kira mı ödesek yoksa kiracı olup başkasına para ödemektense kredi çekip banka için çalışmaya devam mı etsek?soruları ile karışan kafalarla artan bağımlılığımızdan kaçan uykularımızdan belki birkaç saat az uyuyup yaşamımıza ömür katmakta  mümkün olabilir. Şaka bir yana uzun zamandır bu kadar basit ama içinden çıkılamayan denklemde  neden çalışıyorum sorusunu soruyorum kendime , özgür olmak için cevap veriyordum eskiden ama bunun aslında özgürlüğünü satmak olduğunu fark ettiğimden beri kafam daha da karıştı. Şu an yaşlanınca çalışamadığım için emekli maaşım olmazsa ne yapacağımı bilmediğimden çalıyor da olabilirim. Tabi o maaşı harcayabilecek kadar yaşarsam. Bu kadar stresli ve dinlenmeden yaşamaya vücudumuz ne kadar dayanırsa işte .Uzun dayanırsa emekli maaşını ki o da olsa olsa 2000-TL olsun yaşayarak geçinebiliriz. Ve bugün 30 lu yaşlarımla 60 lı yaşlarım için çalışıp, 60 lı yaşlarımda da sağlığım elverdiğince herkes kadar yaşanabilecek kadar yaşarım. Bu kısır döngüyü bize yaşatan sosyal çevremiz doğduğumuz koşullar etkili ama para kazananlar da para kazanma hırsı ile daha çok çalışıyor. Bugünlerde işi gücü bırakıp dünya turuna çıkanların sayısı oldukça arttı. Tabi para  biriktirememiş ve o cesareti bulamayanlar onları büyük bir keyifle film izler gibi izleyip başka bir dünya mümkünmüş naraları atarak yaşıyoruz. Mümkün de nasıl mümkün acaba? Hepimizin para kazanmaya ihtiyacı olduğu gerçeğini değiştiremediğimize göre , Ne yapalım? , daha az ihtiyaç yaratalım kendimize kırmızı ayakkabımız olmasın mesela siyah hemen hemen her renkle uyumludur. Pahalı marka çantamızda olmasın ya da 10. Çantamız. Akıllı telefon zamanın gerisinde kalamamak için şartsa güzel ve uygun markalar var artık onları tercih edelim sonra birbirimizi onun telefonu bunun arabası , şunun çantası dedikodularından koruyarak yaşamaya alıştırırsak daha az para kazanmanın beyaz yakalılar için çok da tasası kalmaz daha az para kazanmaktan kastım emeğin karşılıksız kalması değil örneğin part time çalışma ya da vardiyanın arttırılması. Günün yarısında çalışıp geri kalanında çimlerde kitap okumak istemenin tembellikle alakası olduğunu düşünmüyorum. Tabi kitap okumanın , paylaşmanın , giyindiklerinizden , bindiğiniz arabalardan , evlerinizden daha çok mutluluk vereceğini fark ettiğiniz de  sağlığını kaybedecek kadar çalışmanın ne kadar anlamsız olduğunu anlayacaksınız. Hepimizin dünya turuna fırsatı  ve parası olmayabilir. Ama daha bilinçli harcama yaparak daha az çalışmayı öneriyorum tatili 2 hafta değil her gün yapıyormuş gibi hissedelim. emekli olmak için değil, tadına varmak için yaşayalım. Her günümüz son günümüz gibi olsun .

İSMİ GİBİ GÜZEL ŞEHİR ODESSA

Haziran ayı itibari ile Ukrayna’ya Türkiye’den girişler pasaportsuz. Yeni kimliğe sahip olan herkes Ukrayna’ya giriş yapabiliyor. Bazı firmaların Ankara’dan direkt uçuşları İstanbul dışında yaşayanlar için de büyük kolaylık sağlıyor. Ankara’da oturan biri olarak direkt uçuşlar benim için Odessa’yı daha da çekici yaptı. Ayrıca uçak biletlerinin ucuz olması da bu çekiciliği artırıyor. Ortalama uçak biletleri 200-TL civarında. Odessa’ya yolculuk yaklaşık 1 saat 20 dakika sürüyor. Ucuz uçuşlar genellikle gece saatlerinde. O yüzden oraya vardığınızda havaalanındaki taksicilere güvenmenizi önermiyorum. Yaklaşık 200 grivnaya götürebilecekleri yolu (yaklaşık 20-TL) 20 dolar gibi fiyatlarla götürmeyi teklif ediyorlar. Ben Türkiye’de Grivna bulamadığımdan orada havaalanında para değişimini yaptım. Çok ciddi bir kur farkı olmuyor hava alanı olmasına rağmen. Pasaportu olmayanlar için kısa bir bilgi vermek isterim oraya vardığınızda ufak bir kağıdı doldurmanızı istiyorlar kağıtta isim , kalınacak yer bilgisi gibi vize alırken alınan bilgileri kısaca yazıyorsunuz. Ben pasaportumu da yanımda götürdüğüm için doldurmadım ama arkadaşlarım doldurduğundan çok zaman kaybettirecek bir form olmadığını biliyorum.

05.08.2017 Odessa

Sıra geldi Odessa’nın tadını çıkarmaya merkeze gittiğinizde ilk görmeniz gereken yer opera binası gerçekten mimarisi , bahçesi ile ihtişamlı bir bina. Ağustos ayında açık öğlen ve akşam seanslarında opera izlemenizde mümkün. Benim için  gerçekten çok keyifli bir tecrübeydi. Binanın tam karşısında da Arkeoloji müzesi bulunuyor. Müze ücretleri genelde 10 TL’ye yakın fiyatlar oluyor.

04.08.2017 İstanbul Park

Opera binasının arka tarafındaki parkın bir ucu ünlü merdivenlere diğer ucu İstanbul Park’a açılıyor. Yaklaşık 1 milyon nüfusa sahip Odessa’da kocaman bir İstanbul Parkımızda mevcut. Bu bölge tamamen turistik olarak dizayn edilmiş.

03.08.2017 

Odessa'nın denizi yosunlu , biraz da kirli o yüzden denizini öneremeyeceğim ama çok güzel güneşlenme alanlarına sahip, keyiflice içkinizi içip kitabınızı okuyabileceğiniz bir alanı çok para ödemeden kiralayabilirsiniz.Denize giden yolları genellikle ormanlık alanlardan geçiyor. Bu yüzden bu alanlar çok daha keyifli hale geliyor. Deniz kenarında bulunan çokta güzel kafeler, restorantlar mevcut. Fiyatları da Türkiye'ye oranla çok daha uygun.

02.08.20717

Merkezde çok güzel kafeler de mevcut. Ünlü Borsch Çorbasını her restorantta bulmanız mümkün. Tadı da çok güzel öneririm. Ben genel itibari ile yemeklerini beğendim kafeleri resterontları ve asıl eşsiz parkları ile ben Odessa'yı çok sevdim .Hepinize gönül rahatlı ile öneririm.

Odessa'daki ünlü sandelye , 12 Sandalye Romanı'nı anlatmaktadır.

Ayrıca merkezde yer alan çarşı ince işçiliği ve muhteşem manzarası ile mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri.

İyi eğlenceler.

ANKARA'DAN SIKILANLAR İÇİN ALTERNATİFLER 3

BEYPAZARI

Ankara merkezden yaklaşık bir saat otuz dakika uzaklıkta bulunan Beypazarı beyaz ve güzel ahşap evleri ile bilinir. Ekonomik gelirini gümüş ve Beypazarı kurusu gibi Beypazarı'na ait ürünlere borçlu olan ilçenin pazarında bitki çaylarından, havuç suyuna , tarhanasından ,eriştesine kadar bir çok ürün bulmak mümkün.
Kahvaltısı oldukça ucuz olduğundan kahvaltı severler için güzel bir alternatif olacaktır.

İnönü Vadisi 6 Mart 2017

İlçenin girişinde bulunan İnönü Vadisinde Kamp alanları ve restoranlar mevcut.Doğal güzelliğe sahip vadinin havası gerçekten oldukça temiz.
İlçenin Merkezinde bulunan Suluhan'da kahvaltı yapıp güneşin tadını çıkarabilirsiniz.oldukça güzel bir görüntüye sahip han sizi geçmişe götürebilir.

Suluhan 2017

İnsanda bir süre zaman geçirme isteği doğuruyor.Ve bir kaç günlüğüne burada kalmak isteği uyandırıyor.

Suluhan

Tabi ki en keyifli yanı ise yemekleri.Sarması, baklavası, oklavası  ,cimcik i ile lezettli bir kesif yapabilirsiniz.Konaklarda sarmanın etlisini ve höşmerimi, pazara yakın bölgedeki küçük dükkanlarda zeytinyağlı sarma ve baklava bulmanız mevcut.Bitki çaylarını (kış çayı, papatya vb.) paketini 5-TL'ye alabiliyorsunuz.

Yaşayan Müze Mart 2017

Beypazarına kadar gitmişken Yaşayan Müze'yide görmekte fayda var.Geçmişten günümüze kalmış ve kültürümüzü yansıtan bir çok ürün burada hem üretilip hem satılmakta.Dokuma, ebru, baskı  gibi çalışmaları size gösterip uygulamanıza izin veriliyor.

  

İyi Yolculuklar

ŞEKER HAMURUNDAN PASTALAR YAPMAK

Merhaba, bu yazımda sizlere sevdiğim bir arkadaşımın işi olması nedeni ile ilgilimi çekmeye başlayan ve artık yemekten de izlemekten de zevk aldığım şeker hamurundan yapılan pastalardan bahsedeceğim.

Şeker Hamuru (Fransızca Fondant deniyormuş kendisine) pastaları , kekleri ,düğün pastalarını kaplamak ya da dolgu malzemesi olarak kullanmak için genellikle pudra şekeri ve sudan yapılan hamurdur.Pudra şekeri ve su karışımını  112-115 derece de ısıttıktan sonra,bir miktar soğumaya bırakılır ve hızlıca karıştırılarak hazırlanır. Profesyonel olarak hazırlananlarda başka kıvam verici maddelerde kullanılır.

Bazı sitelerde Şeker Hamuru başlangıç seti , hazır şeker hamuru bulmak mümkün olabiliyor.Hatta bazı firmalar şeker hamurunu 10-TL civarında bir ücret ile hazır şekilde satıyorlar.

araştırmalarım sonucunda özellikle İstanbul'dakiler Eminönün'de bulunan Mısır Çarşısı'ndan şeker hamuru ve kalıp malzemeleri bulabilirler.

Şeker Hamuru ile sevgili kurabiyeleri, doğum günü pastaları hazırlayabilirsiniz.Çok eğlenceli bir deneyim olacağı kesin.Fakat gerçekten güzel olmasını istediğiniz parti ya da doğum günü eğlencesi hazırlamayı düşünüyorsanız profesyonel olarak bu iş ile ilgilenen kişilerle iletişime geçmenizi öneririm.Ben buradan size tamamı arkadaşıma ait olan pastaları paylaşacağım belki sizin için güzel bir fikir olur.

Afiyet Olsun...

Dolma Kalem Çekilişi

Kalem merakı sayfasında antika dolma kalem çekişi var kaçırmamanızı öneririm.
İlgilenenler için ,bol şanslar...
Kalem merakı çekiliş

ANKARADAN SIKILANLAR İÇİN ALTERNATİFLER 2

Merhaba bu yazımda kışın muhteşem manzarası ile gidilebilecek ve Ankara'dan sadece 3 saat kadar uzaklıkta bulunan Ilgaz'ı tanıtacağım.

Ilgaz'a kendi arabanızla ya da günlük turlar ile gitmeniz mümkün.Günlük turlar genelde pazar günleri yapılıyor. benim katıldığım turun fiyatı 75 -TL idi yemek için 20-TL ödüyorsunuz.orada ekstra olarak harcamanız gereken ücretler kızak severler için 10-TL kıyafet günlük kiralama 50-TL ve kayak takımı ben açıkçası kendi kıyafetlerinizle gitmenizin çok daha ucuza geleceğini düşünüyorum.Gözlük günlük 15-TL'ye kiralanabiliyor ama ben bunu ara sıra yaparım kendi gözlüğüm olsun derseniz ucuz spor marketlerde 50-TL ye çok güzel gözlükler bulabilirsiniz.

Ilgaz,12 Şubat 2017

Ilgaz'da dinlenmek için bir kaç tesis mevcut biz Ankara Üniversitesi Konuk evini seçtik, iki katlı binada çay kahve servisleri yemekhane bulunmakta iki ayrı salonu mevcut alt kattaki salon daha sade iken üst kattaki salon şömine ile oldukça sessiz ve huzur dolu bir mekan haline gelmiş salon ayrıca satranç vb oyunlar oynamayı sevenler için ayrı bir bölme ile ayrılmış durumda.

Soğuğu çok sevmeyen biri olark yine de çok güzel zaman geçirdiğimi eklemeliym.Ankaradan kaçmak için gerçekten çok yakın ve huzur verici bir gezi olacaktır.Çok eğlenceli bir deneyim olan teleferikte dağın yüksek olması ve manzaranın güzelliğinden dolayı kaçırılmaması gereken fırsatlardan biri.Gidiş geliş 10-TL'ye bir bilet alarak dağın tepesinde fotoğraf çektirebilir manzaranın tadına varabilirsiniz.

İyi eğlenceler.

ANTHONY GİDDENS SOSYOLOJİSİ

Batı sosyolojisinin en önemli temsilcilerinden biri kabul edilen Giddens, sosyolojinin merkezi problemleri yeniden ele alarak, bu eserinde sosyolojik teorinin belirsizlik ve kriz söylemlerinin hangi nedenlerden kaynaklandığını ortaya koyarak, sosyolojik teorinin kriz anında batılı sosyologların çözüm önerilerini sunmaktadır.
Eser sosyoloji merkezi problemlerinin gelişimini Auguste Comte,Emile Durckheim, Karl Marx,Max Weber Talcott Parsons,Alfred Schutz, Erving Goffman, Alain Touraine ,Jürgen Habermas, Pierre Bourdieu, Norbert Elias 'ın fikirlerini özümseyerek okuyucunun önüne sermektedir.
Kitabın analizini  ülkemizde Yrd.Doç.Dr.Ali Esgin yapmıştır. Kendi adıma kitabı oldukça kolay anlaşılır buldum.Akıcı olan kitap 572 sayfa fakat gerçeketen sosyolojinin bir özeti şeklinde olması nedeni ile çok yararlı ve öğretici . Başlangıç kitaplarının başlarında olması gerektiğine inandığım kitabı tüm sosyoloji öğrencilerine öneririm.

İyi Okumalar.