Bağlanma araştırmaları çok eskilere dayanmasına rağmen, Bağlanma kuramlarının geliştirilmesi 2. Dünya savaşından sonra John Bowlby tarafından geliştirilmiştir. Bowlby, uzun süre çocukları incelemiş ve bağlanma kuramını geliştirmiştir. Çocukların hayatta kalabilmesi için bağlanmaya ihtiyaçları olduğunu belirterek en önemli dönemlerin 6-24 ay olduğunu söylemiştir. Bağlanma 3 yaşına kadar gerçekleşmezse bir daha gerçekleşmeyecektir. Bağlanmanın dört özelliğinden bahsedilir.
1) Çocuk korku ve tehlike hissederse bakım veren onu rahatlattığı güvenli ortam,
2) Çocuğun dünyayı tanıması için güvenli bir ortam
3) Çocuk etrafını keşfederken kendini güvende hissetmek için bakım verene yakın durur.
4) Çocuk bakım verenden uzaklaştığı zaman huzursuz ve mutsuz olur.
Bowlby 1952 yılında bir belgesel çekmeye karar verdi. Bu belgeselde bir ameliyat için anneler çocuklarını çocuk bakım evlerine bırakıyorlardı. Tamamen annesiz kalan bebeklerin depresyon,
yoksunluk ve huzursuzlukları bu belgeselde kayıt altına alınıyor. Bir hafta annesinden ayrı kalan bebek anne ile bağını tamamen koparmaktadır. Bağlanabildiği başka bir figüre karşı bağ oluşturuyor. Büyükanneye bırakılan çocukların onları anneden daha yakın bulmaları buna örnektir. Annenin çocuğun tepkilerine ne kadar duyarlı olması onun bağlanmasını o kadar etkileyecektir. Araştırmalar annenin bağlanma stilinin bebeğin bağlanma stilini yüzde 70 oranında benzerlik gösterdiğini ortaya çıkarmıştır.Bowlby bağlanmanın ömür boyu süren, yaşam boyu bir süreç olduğunu ve değişime uğramadan yetişkinlikteki ilişkileri etkilediğini ileri sürmüştür
Mary Ainsworth Calismalarini, yabanci ortam adini verdigi bir ortak yaratarak yapmistir. Deneyler bakicinin bebekten ayrildiklarinda bebeklerin tepkilerini gozlemlemek icin yapilmistir. Ayrica bakicinin geri donmesinden sonraki tepkileri de incelenmistir. Bu deneyim sonunda cocuk guvenli baglanan, kacinmaci baglanan ya da kaygili baglanan olarak siniflandirilmistir.
Guvenli baglanan is bir cocuk, bakicisi odadan ayrildiginda altust olur.kizar kuser ama oynamaya Devam eder.bakici odaya dondugunde mutlu olur.
Kaygili baglanan ki bir cocuk, ayni uzuntuyu gosterir, fakat oyuna donse bile sakinlesmez. Bakici odaya dondugunde hem sarilir hem de ona direnc gosterir.
Kacinmaci olarak baglanma gelistiren bir cocuk ise, bakici ayrildiginda altust olmaz ve tekrar bir araya geldiginde bakiciyi kabul etmez.
Mary Ainsworth Ağlamanın bebeğin dikkat çekebilmek için kullandığı bir yol olduğunu söylemiştir. Bakıcı onun yakınına ağladığı zaman gelecektir.
Baglanma, iletisim, catisma, iliskide nitelik ve iliskinin surdurulebilirligi icin romantik iliskilerin bir cok yonuyle iliskilendirilmistir.
Farkli baglanma bicimleri olan kisiler partnerlerinden farkli seyler bekleyebirler. Guvenli baglanan kisiler yakinligi iyi olarak gorurken, kaygili kisiler terkedilmekten korkabilir. Bu baglanma sekilleri kisinin partlerine gore de degisiklik gosterebiliri. Guvenli baglanan kisiler partner olarak guvenli baglanan kisileri secerken guvenli bir kisi ile uzun sure iliski kuran kaygili ya da kacinmaci bir kisi daha guvenli baglanan kisi haline gelebilir.
Guvenli baglanan kisilerin, catisma sirasinda daha cok acildiklari, daha esnek olabildikleri problem cozme konusunda daha buyuk guveni icerir. Guvensiz baglananlar ise hem catismalarda hem de iletisimde daha az etkilidirler. Guvenli kisiler ayni iliskiyi surdurme egilimindeyken guvensiz
baglananlar ise iliskiyi surdurmekten kacinabilirler. Güvenl bir bağlanma yaşamış olanlar başkalarıyla nispeten yakın ileşim içinde bulunurlar, onlara güvenir, karşıda ki kimselerde onlara inanır. Terk edileceği ya da bazı insanların onlara gereğinden yakın olduğunu düşünmezler. Tam tersi sakınmalı bağlanan kişiler başkalarına yakın olmaktan hoşlanmaz. Onlara güvenmekte güçlük çekerler.
Evrim teorisine gore, yasamak ve neslini devam ettirmek uykum saglama ile mumkun olabilmektedir. Baglanma surecide bu sureci tamamlayan, hayatta kalmayi, nesli devam ettirmeyi saglayan bir surectir. peki herhangi bir uzucu olay karsisinda bu baglanma bicimlerinin etkisi var midir? Baglanma, boyle bir etkilesim sonucunda cozum odakli uyum davranisini etkilemektedir, (Turhan Yorukan, Baglanma ve sonraki yaslarda gorulen etkileri, 2011). R.s. Lazarus ve S. Folkman, 1984 yilinda yayimladiklari Stress Apraisal and Coping kitabinda, insanlarin bir problemin uzerinden gelmek icin:
1) probleme odaklanmak
2) Heyecana odaklanmak
3) Ayri ya da uzak durarak odaklanma
4) Destek ve yardim aramaya odaklanmis davranis tarzlari benimsemeye yoneltmektedir.
Probleme odaklanan kisilik yapisindaki kisiler cevresindeki seyleri Heyecan odaklanmasi yasayan kisi, kendini yatistirmaya odaklanmaktadir. Zihnini bir seylerle mesgul yemege calisir, kendilerini elestirmeye meyillidirler.
Ayri ve uzak durarak risklerle basacikma davranisini gosterenler ise aci ve heyecan yaratan dusunce ve haritalari baski altinda tutarlar
Guvenli baglanan kisiler problemlere karsi yapici ve iyimser davranirlar. Yardim isteme, destek olma gibi daha yapicidirlar.
Diamond (2001), araştırmalarında bağlanmanın fizyolojik sonuçlarına da odaklanılması gerektiğini düşünmektedir. Temel olarak bağlanma ait olma gereksinimini içermektedir. Bu kadar önemli olması nedeniyle başarılı bir bağlanma, olumlu fiziksel sonuçlarla ve daha az olumsuz fiziksel sonuçlarla ilişkili olmalıdır. Örneğin daha düzgün bir kalp ritmi, stresle ilişkili hormonlarda azalma gibi
Güvenli bağlanmanın bebeklikte ve yetişkinlikte depresyonla ilişkisi olduğu Bowlby tarafından ortaya atılmıştır. Kişinin kendisine çaresizlik, sevilemezlik, değersizlik algıları bağlanma
problemleri ile doğru orantılı olarak sonuç vermektedir. Kişinin duygularını kontrol edip düzenleyebilmesi için güvenli bir yapıya sahip olması gerekir.
‘
Psikolojik olarak iyi olma yani olumlu ilişkiler kurma, diğer insanlarla sıcak, tatmin edici ve güvene dayalı ilişkiler kurmasını, karşısındaki kişilerin iyi olmasını önemsemesi, empati ve şefkat gösterebilmesi demektir.(Ryff, 1989b).
Diğer bireylerle olumlu ilişkiler kurmada yetersiz olan bireyler ise diğer insanlara güvenme ve yakınlık kurma konusunda sıkıntı yaşarlar, kişilerarası ilişkilerinde kendilerini izole ederler (Ryff, 1989b). Güvenli bağlanmanın uyumlu ve tatmin edici yakın ilişkilerle ,güvensiz bağlanmanın da ilişkilerde duygusal çekişme, kıskançlık ve çatışma ile ilişkili olduğu saptanmıştır (Collins, Ford, Guichard ve Allard, 2006). Daha öncede bahsedildiği gibi güvenli ve güvensiz bağlanmaya ilişkin literatür dikkate alındığında, bu araştırmada elde edilen hem romantik ilişkilerde hem de arkadaşlık ilişkilerindeki kaygı ve kaçınma ile diğerleriyle olumlu ilişkiler arasındaki negatif ilişki beklenen bir sonuçtur.’
Ailelerin çocukları desteklemek ve onları kontrol etmeleri arasındaki denge
Çocuklarla aile arasında oluşan bağı incelediğimizde dört farklı şekilde görülmektedir.İzin veren ebeveynlik, yüksek yanıt verebilen düşük taleplerle karakterize edilen bir ebeveynlik türüdür. İzin veren ebeveynler çok sevgi dolu olma eğilimindedir, ancak birkaç rehber ve kural sağlarlar. Bu ebeveynler çocuklarından olgun davranışlar beklemez ve genellikle bir ebeveyn figüründen daha çok bir arkadaş gibi görünürler.
Bazen ihmal edilmiş ebeveynlik olarak adlandırılan, katılmamış ebeveynlik, çocuğun ihtiyaçlarına
cevap vermemeyle karakterize bir stildir.
Yeniliksiz ebeveynler çocuklarından çok az talepte
bulunur veya hiç talep etmezler ve genellikle kayıtsız, küçümseyen ve hatta tamamen ihmal
edilirler.
Otoriter ebeveynlik, yüksek talep ve düşük yanıt verme ile karakterize edilen bir ebeveynlik tarzıdır.
Otoriter bir tarza sahip ebeveynlerin çocuklarından çok yüksek beklentileri vardır, ancak geri
bildirim ve bakım konusunda çok az şey sağlarlar. Hatalar sert bir şekilde cezalandırılma
eğilimindedir.
Yetkili ebeveynlik, yüksek duyarlılık ve yüksek taleplerle karakterize edilen bir ebeveynlik tarzıdır.
Yetkili ebeveynler yüksek standartlara sahipken çocuğun duygusal ihtiyaçlarına cevap verirler.
Sınırlar koyarlar ve sınırları uygulama konusunda çok tutarlıdırlar.
Görüldüğü gibi yetkili ebeveynlik, çocuklarla en iyi dengenin kurulduğu e
Bebeklikte bakici ile bebegin guvenli baglanmasinin saglanmasi ileriki yillarda toplumsal ve kisisel iliskiler acisindan bebegin daha saglikli olmasini saglayacaktir. Baglanma sadece bebeklik donemini degil erken cocukluk, ergenlik ve eriskinlik donemlerini de etkilemektedir. Baglanma,
siddete egilim, kendine zarar verme, madde kullanma, ihmal,istismar gibi sorunlara yol acabilmektedir. Bu nedenle erken donem anne bebek ve cevre bebek iliskilerinin degerlendirilmesi, danismanlik ve destek verilmesi, iliskisel sorunlarin erken belirlenmesi ele alinmasi koruyucu ruh sagligi acisindan onemlidir.
The development of bonds is associated with a general emotional bond among people. It is necessary for babies to establish a regular and happy relationship in the following years, especially in adulthood. Attachment includes consistency in interaction, stability in relationship, and physical contact. According to the observational studies, the interaction between babies and caregivers is an integral part of the system. Taking care of babies in a way with a strong attachment to and interaction with the parents increases the likelihood of survival of these babies.In the observations with baby monkeys, it has been found that baby monkeys want to be physically close to their mothers and be relieved by their mothers.Otherwise, babies who grow up in this way without a physical bond have problems in mating and raising their offspring during their age of relationship, especially during adulthood.In the first years of life, babies are increasingly attached to their caregivers who will support them.Although attachment research dates back to very old times, the development of attachment theories was started by John Bowlby after the Second World War. Bowlby studied children for a long time and then developed the attachment theory.Mary Ainsworth conducted her studies by creating a situation she called “Strange Situation”. The experiments were carried out to observe the babies’ reactions when the caregiver leaves the baby. In addition, the reactions after the caregiver comes back were also watched. At the end of this experiment, the children were classified as safe attachment, ambivalent-insecure attachment, or avoidant-insecure attachment.A child who has tendencies of secure attachment gets upset when the caregiver leaves the room. S/he gets angry but continues to play. S/he becomes happy when the caregiver returns to the room.A child who has tendencies of ambivalent-insecure attachment gets upset similarly, but s/ he does not calm down even if s/he continues playing. S/he both hugs the caregiver and shows resistance to this person, when the caregiver returns to the room.A child who develops avoidant- insecure attachment patterns does not get upset when the caregiver leaves, and does not accept the caregiver when reunited.People with different attachment styles can expect different things from their partners. People with secure attachment tendencies can see intimacy as something good, while people with ambivalent attachment tendencies may be afraid of being abandoned. These attachment patterns may also vary depending on the partner of the person. People who have tendencies of secure attachment can choose a person with same tendencies as a partner to themselves, while people who have tendencies of ambivalent or avoidant attachment can become a person with secure attachment tendencies when they have a long-term relationship with a person having secure attachment patterns.It is observed that people with secure attachment patterns become more open during conflicts, can be more flexible, and have more confidence in problem solving. On the other hand, those who show insecure patterns are less effective in both conflicts and communication. People with secure patterns tend to maintain the same relationship, while those with insecure patterns can avoid continuing the relationship.According to the theory of evolution, surviving and sustaining the generation are possible only through adaptation. In relation to that, attachment process completes this process, as well as ensuring survival and the continuation of generation. So, do these attachment styles have an effect on the presence of any sad event? Attachment affects solution-oriented adaptation behaviour as a result of such interaction (Turhan Yorukan, Bağlanma ve sonraki yaşlarda görülen etkileri (Attachment and its effects on the following ages), 2011). In the
book “Stress, Appraisal and Coping”, published in 1984, R. S. Lazarus and S. Folkman state that in order to overcome a problem, people tend to adopt behaviours as
1) Focusing on the problem,
2) Focusing on excitement,
3) Focusing by standing apart or staying distant
4) Seeking support and help.
People with the characteristics focusing on the problem will try to eliminate stress sources by changing the things around them.People focusing on excitement have a focus on soothing themselves. They try to keep their mind busy with something and they tend to criticize themselves.Those who show the behaviour of coping risks by standing apart and staying distant keep the thoughts and maps that create pain and excitement under pressure.People who have secure attachment patterns behave constructively and optimistically in the presence of problems. They are more constructive, like asking for help and support.Ensuring the secure attachment between baby and caregiver during babyhood will make the baby healthier in terms of social and personal relationships in the following years. Attachment affects not only babyhood, but also early childhood, adolescence, and adulthood. Attachment may cause problems such as tendency to violence, self-harm, substance use, neglect, and abuse. Thus, evaluating early period mother-baby and environment-baby relationships, providing counselling and support, and addressing relational problems with early identification are important for preventive interventions in mental health.