Reklam

24 Ekim 2016 Pazartesi

ŞEMA TERAPİSİ

Şema Terapisi


Şema Terapisi, değiştirilmesi zor çocukluk yıllarından bugüne kadar gelmiş olan davranışların tanımlanıp değiştirilmesine yardımcı olur.İlk kullanılmaya başladığı dönemlerde kronik hale gelmiş kişilik bozukluklarını tedavi için kullanılmaktaydı. Bunlar Boderline ve narsist kişilik bozukluğudur. Fakat günümüzde kronik depresyon, yeme alışkanlığı bozuklukları, çift çalışmaları, madde bağımlılığı gibi sorunlara da çözüm bulabilen bir psikoterapi biçimi haline geldi.


Şema terapide ; Temel ihtiyaçlar dikkate alınarak kişinin şema çözümü yapılır.


Bu temel ihtiyaçlar ,
-Güvenli Bağlanma İhtiyacı ,Emniyet, istikrar, empati duygularının paylaşımı, kabul edilme ve onaylanma ihtiyacı.
-Yetkinlik ve olumlu kendilik ihtiyacı, kendi kendine karar alabilme, kendini yeterli hissetme ihtiyacı.
-Kendini İfade etme ihtiyacı, Bu ihtiyacın yerine giderilememesi sonucunda kendimizden vazgeçerek başkalarının ihtiyaçlarını daha çok önemser hale gelebiliriz.
-Spontanlık ve oyun ihtiyacı, eksikliğinde Doğal dürtülerin ve kişisel tercihlerin bastıran , yok sayan aşırı ahlakçı, kuralcı ve cezalandırıcı kişilere dönüşürüz.
-Sağlıklı sınır ihtiyacı, yokluğunda kendimizi diğer insanlardan daha üstün görmeye başlarız.


Şema terapide ;
Neden her şeyi mükemmel bir şekilde yapmak isteriz?,
Neden yakınlarımızın  ilgisizliği bizi çılgına çevirir?,
Neden gereğinden fazla taviz veriyorum,
Neden diğer insanlardan daha değerli olduğumu hissediyorum ? gibi soruların cevaplarını bulmamız kolaylaşmaktadır.


Kendimizi anlayarak, aslında geçmişte yaşamış olduğumuz olumsuz davranışlar, travmalar ve istenmeyen davranışlardan kaynaklanan şemalarımızı değiştirebilir. İhtiyaçlarımızı daha kolay tespit edip, bunların giderilmesinde kendimizi en iyi tanıyan kişi olarak yardım edebilir ve yakınlarımızı da bu konuda yardımda bulunabiliriz. Sağlıklı ilişkiler kurmamıza ve kendimizi daha iyi hissetmemize yardımcı olacak şema terapiyi ihtiyaçlarını tanımlayamayan ve belirsizlik ile sıkıntı yaşayan herkese tavsiye ederim.


İyi okumalar,

12 Ekim 2016 Çarşamba

ALTIN HESABI

Bu sıralar küçük yatırımcılar paralarını yatırabilecekleri alternatif kanallar aramaktalar. En çok sorulan sorulardan biri altın hesabı nasıl bir hesaptır sorusuna cevap vermenin bir çok kişinin içini rahatlatacağına inanıyorum.


Altın Hesabı bankaların TL alarak gram halinde hesapta para biriktirmeye yarayan bir birikim aracı, sizin altınlarınızı fiziki olarak götürüp aynı gram üzerinden değerini hesaplayan eksperlerin bulunduğu banka şubeleri de mevcut ( bunu şubeleri arayarak öğrenebilirsiniz) fakat genellikle küçük şubelerde ekspertiz bulunmadığından paranızı TL olarak götürüp gram altın alabiliyorsunuz.


Altının gramının alım ve satımı internet bankacılığı aracı ile de yapılabiliyor. Altının yükseleceğini düşünenler için güzel bir yatırım aracı tabi altın her zaman uzun vadede getiri sağlar. Kısa vadede zarar etmenizde olası. Sarraflara götürdüğünüz altının işçilik ve benzeri kesintilerle alım satımı arasında 10- 15 arasında değer kaybı olabiliyor bankalarda bu değer kaybı 0.5-TL ile 2-TL arasında değişebilir.


Bu günlerde değer kaybeden altının önümüzdeki dönemde seyri kestirilemez bu ekonomik koşullar , siyasi görüşlere göre değişir fakat daha önceki kazanç getirilerine bakılarak  uzun dönemde altın iyi bir yatırım aracı olmuştur.





9 Ekim 2016 Pazar

MOD TERAPİSİ - Diğer Yollardan Gitmek

İnsanların belirli dönmelerde başlarına gelen olaylardan etkilenmeleri ve hayatlarını bu olayların etkisi ile devam ettirmeleri doğal bir sonuçtur.Fakat bu olayların etkilerini hayatının sonuna kadar aynı alışkanlıklarla devam ettirmek zorunda olmadıklarının bilincinde olmaları gerekir. İstemediğiniz , rahatsız olduğunuz bir davranışı değiştirmek onu tanımlayarak gerçekleştirilebilir. Kitapta iki bölüme ayrılan Çocuk Modları ve yetişkin Modları kendinizi keşfetmeniz ve etkilendiğiniz şeylerin farkına varmanızı sağlıyor.

Çocuk Modları: Çocuk modlarında algılama ve davranışlar sıklıkla çocukçadır. Çok kuvvetli ve yoğun duygular yaşıyorsak ve bunlar sadece içinde bulunulan durumla açıklanamıyorsa, çocuk modları aktiftir.
Bu sıklıkla yakınlık veya otonomi gibi temel ihtiyaçlar karşılanmadığında olur. Çocuk modları üçe ayrılır bunlar; İncinmiş çocuk modu, Kızgın çocuk modu ve mutlu çocuk modudur.

Ebeveyn Modları ise; Uyum bozucu ebeveyn modları başarı, duygular ve ilişkiler hakkında abartılı isteklerde bulunur, talepkar ebeveyn modu ya da kişinin değerini düşüren cezalandırıcı ebeveyn modu içsel sesler ve mesajlar verirler.

Başa çıkma modları ise çoğunlukla insanların yaşamları boyunca geliştirdikleri davranış örüntüleridir. Kişi , bunları duygusal yük ve zor deneyimlerle başedebilmek için geliştirmişitir. Başa çıkmanın da üç şekli vardır.
Teslim olma, kaçınma ve aşırı telafidir.
Kendinizdeki bu modları tanırsak bunlarla başedebilmemiz kolaylaşacaktır.

Sizdeki bu kişilik özelliklerini farkedip onlarla başaçıkmanızı sağlayacak kitap gerçekten anlatımı ve örnekleri ile sizi etkileyecektir.



İyi okumalar,

2 Ekim 2016 Pazar

KİMLİĞİN İNŞASI

SOSYOLİZASYON (SOSYALLEŞME - TOPLUMSALLAŞMA)

Sahip olduğumuz genler belli oranlarda boy uzunluğumuzu , göz rengimizi, zeka seviyemizi belirler. Fakat bütün bunların yalnızca kalıtımın belirlediğini söyleyemeyiz. Genetik mirası çevreden ayrı tutmalıyız. Yaşanılan çevrede en az genetik miras kadar önemlidir. Genler ilk başta ağır basıyor gibi görünse de etkileşim olmadan biz bunun etkisini göremeyiz. Bu etkileşim de ancak çevrede gerçekleşir.

Bazı araştırmacılar da çocukların sosyoekonomik çevresinin , zekanın üzerinde çok büyük etkisi olduğunu ortaya koymuştur. Genetiğin çocukların zekasına etkisi ile ilgili 7 yaşındaki çocuklar üzerinde yapılan bir araştırmada, yoksul ailelerin ikiz çocuklarının IQ seviyerindeki farklılaşmaların , zengin ailelerin ikiz çocuklarından daha fazla farklılaştığını göstermektedir.
Kargaşa ve istikrarsızlığın olduğu ortamlarda çocukların genetik potansiyelleri , gelişme imkanı bulamamaktadır.Buna karşın zengin aileler , çocukların daha iyi nörolojik gelişimi için gerekli olan bilişsel uyarılma imkanları ile donatılmıştır.

Dış görünümümüz , fiziki özelliklerimiz ve kalıtsal hastalık yatkınlıklarımız kişisel gelişimimiz üzerinde belli bir etkiye sahiptir. Bunun ötesinde her türlü düşünce ve davranışlarımız , beynimizde cereyan eden bir dizi karmaşık nörolojik ve elektrokimyasal olayların sonucunda gerçekleşir. Yemeğe ihtiyaç hissettiğimizde , kan şekerini düşüren fizyolojik bir duyarlılık ortaya çıkar. Elbette açlık biyolojik bir süreçtir. Fakat bu algıya tepki biçimlerimiz, tek başına fizyoloji ile açıklamaz.Ne, ne zaman , nasıl ve hangi sıklıkla yiyeceğimiz , zaman içinde öğrendiğimiz kültürel güçlerin bir ürünüdür.

Öyleyse, genlerimizin ve beynimizin kişiliğimizin gelişiminde önemli etkileri olmakla birlikte ;hayatımızdaki önemli insanların tutum ve davranışları ile hayatımızı şekillendiren kültürel kurumsal güçler, en az genler kadar etkiye sahiptir. (Eliot, 2010).Bu olgular değiştiğinde bizler de değişiriz. Bu saptalamalar birbiri ile çelişmez. Kişilimizin gelişiminde belli ölçülerde tesadüfi unsurlarında rolü vardır. Bizim kontrolümüz dışında olan bu unsurlar arsında şansın , tesadüfi karşılaşmaların , bizim dışımızdaki kişilerce verilmiş kararların siyasi , ekonomik tarihsel olayların önemi gözardı edilemez.

Alıntı- David m. Newman- Sosyoloji

ÇEKİLİŞ SONUCU

  ÇEKİLİŞ SONUCU Merhaba çekilişleri sonucunu yoğunluk sebebiyle biraz geç açıklıyorum umarım yeni yıl sizlere uğurlu gelir. Çekiliş sonucu ...